gerçek kişi ve kurumlarla oldukça alakalı

12 Mart 2013 Salı

Yine bana hüsran

Şimdi yazacağım yazıyı birine ya da birilerine yazıyorum... Niye mi?

Niyesi o kadar açık ki aslında. Hayatımızda var olan herkesin yaşantımızı nasıl ve ne kadar etkilediği bariz bir şekilde ortada aslında. Yani yalnız kalmaktan hayvan gibi korkan ben, bazen herkes gitse de rahatlasam diye dua ediyorum. Neden uğraşıyoruz iki gün sonra kıçını dönüp gidecek insanlar için inan bilmiyorum.
He ben gitmiyormuyum? Evet gidiyorum. Ama gidişim paşa gönlümden değil yine karşımdakinin tavırları yüzünden oluyor. Hayır yani, madem istemiyorsun yanımda durmak, ne diye oyalıyorsun insanı? Boşa zaman kaybı da demek istemiyor insan, sonuçta bir zaman her şey güzelmiş gibi davranıyorsun ama o kaçınılmaz son herkes için aynı sanırım.
Bir de en başında söylediğim ve koyduğum tespitler başta herkese "ne alakası var canım saçmalama sen de!" tavrını takındırıyor ancak üstünden zaman geçince dediklerim bir bir çıkıyor, haliyle kimin ne mal olduğu da gözler önüne seriliyor...
 Eskiden sevgililer gelip geçicidir arkadaşlıklar hep kalıcıdır diye kendimi inandırmaya çalışırdım. Ebemi tersinden görünce durum değişti tabi.
Bir de benim gibi duygusal, günün belli saatlerinde düzenli olarak ağlayan bir insana yapılacak şey mi bunlar onu da bilemiyorum.
İnsanların anlaması gereken olay aslında çok basit. Kimse bizim istediğimiz gibi biri olmayacak. Beklemeyin yani boşuna. Neden olsun ki? Bambaşka insanlarız, bambaşka zevklerimiz, bambaşka düşüncelerimiz var. Önemli olan "ortak" bir şeyler yakalayabilmekte. Onu yakaladıktan sonra "uyum" sağlamayı öğrenmeli insan. Durup durup şöylesin böylesin bıdı bıdı deyince elimin tersiyle çakasım geliyor insanlara. Evet öyleyim böyleyim, sanane? Hadi onu da geçtim derdin ne ? Yanımdayken haha hoho hihi sonra "şunun bi ağzına sıçayim de görsün" moduna gir. Ne kadar tatlı değil mi?
Ben hatasızım da demiyorum tabiki, asla da demem. Ama keşke herkes benim gibi hatalarını anlayıp aynı hatayı bir daha yapmayacak kadar yürekli olsa. O da bir yere kadar tabi ki, ben de karakteri oturmuş bir insanım neticede. Senin hataların benim doğrularımdır belki de. Buna ne sen karar verebilirsin ne de bir başkası...
Diyeceğim o ki, üzülüyorum. Birini kaybetmek kolay değil. Kolaylık ya da zorluğu da geçtim, artık yoruldum. İnsan tanımak yeterince yorucu değilmiş gibi bir de sürekli yeni sayfalar açmaya çalışıyoruz. Defterim bitse de rahatlasam demek zorunda kaldığım için çok üzgünüm ama artık şuan yanımda olanlar kalsın başka da kimse gelmesin istiyorum. Çünkü kalemim de, kağıdımda en önemlisi halim de kalmadı artık...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder